Sabahattin Camcıoğlu

Tuval Üzeri Yağlı Boya Spatula İle El Çalışmasıdır
39x59 cm

Sabahattin Camcıoğlu
Ressam Sabahattin Camcıoğlu
Hayatı atölyelerden öğrendi, atölyelerde sürdürüyor. Sevgiler ve övgüler onu şımartıp baştan çıkarmadı.
Hayatın içinden geliyor.
Mahalli üniversiteyi kurdu.
Pratiğe en uygun teoriyi enjekte ediyor.
Kırcaali 1951 doğumlu. Beş yaşında resme başladı. Baba şair, teyze ressam, sanatçı bir aileden geliyor. Bulgaristan’da Ivan Stanivof atölyesinde eğitim gördü. Ekmekten, sudan sonra resim düşünüyor. Binlerce eskizin içerisinden gökkuşağının renklerini, şelalelerin ritimlerini ve bülbüllerin dilini kullanarak kompozisyonlarını bir bayram şekeri gibi sunuyor.
Camcıoğlu, hayatın bütün nefeslerini elinde tutuyor. Kültürlü, özgür ve kendinden verici
Resimleri bizden biri.
Hayalleri çocukların hayalleri.
Hırkasını Yunus’tan almış.
Bu ressam bir şafak çocuğu.
Kâh Filibe kâh İstanbul desenlerini ve yağlı boyalarını aktarıyor öğrencilerine. O bir üniversite, platonik bir aşkla bağlanmış insanlığa. Onlarca ressam yetiştirmiş, yüzlercesini yetiştiriyor.
Halkın nabzını,
Renklerin dilini,
Onun eserleri yerel olduğu kadar evrensellik boyutunu da yakalıyor ve vizesiz pasaportunu çoktan cebine indiriyor. Ozansal bir tavırla boyuyor resimlerini. Onlara hayal ve düşlerini de katıp, gökkuşağının renkleri ile onu ritmik coşkulu ve derinlikli bir yapıya büründürüyor.
Gelincik tarlaları,
Dingin ve hırçın denizler,
Kent peyzajları,
Figüratif hipnozla kucaklaşıyor ve tablolarında öyküsünü anlattığı mekânların mutluluklarını yüzlerinden okuyabiliyorsunuz. Çünkü o bakmayı değil görmeyi biliyor.